Tarih

Kas 14 2023
Expired!

Zaman

19:00 - 20:00

Yer

Çevrimiçi

QR Code

Failliği Yeniden Düşünmek: Teknolojiler Fail ve Ahlaki Fail Olabilir mi?

Tuba Nur Umut, Ankara’daki ilk, orta ve lise tahsili akabinde lisans eğitimini Ankara Üniversitesinde İlahiyat (2008) ve Ahmet Yesevi Üniversitesinde Yönetim Bilişim Sistemleri (2007) bölümlerinde tamamladı. 2009’da Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe Tarihi (Felsefe ve Din Bilimleri) Anabilim Dalında doktora öğrenimine başladı. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Felsefe Tarihi Anabilim Dalına 2012 yılında araştırma görevlisi olarak atandı. “Teknoloji-Değer İlişkisi” başlıklı doktora tezini 2018’de tamamladı. Çeşitli dönemlerde eğitim ve araştırma amacıyla Mısır (2009), ABD (2012-13), Fransa (2017), ve Pakistan’da (2019-20) yüksek öğretim kurumlarında bulundu. 2020’den itibaren Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Felsefe Tarihi Anabilim Dalında Dr. Öğretim Üyesi olarak görev yapmakta, lisans ve lisansüstü düzeylerinde dersler vermektedir. Umut; teknoloji felsefesi, ahlak felsefesi, uygulamalı etik ve çağdaş İslam düşüncesi alanlarında çalışmaktadır.

Günümüz felsefi düşüncesinde teknolojileri fail/ahlaki fail olarak niteleyen çeşitli görüşlerle karşılaşırız. Niyet ve irade sahibi olmayan, sorumluluk yükleyemeyeceğimiz nesnelere faillik atfetmek, çoğumuz nazarında oldukça aykırı bir girişim olarak değerlendirilebilir. Nitekim eylem teorisinde genel kabul gören yaklaşımda teknolojik ürünlerin yaptıkları değil; insanların edimleri “eylem” addedilir. Benzer şekilde insanların ürettiği yahut kullandığı nesneler değil; faillerin kendileri ahlaki açıdan değerlendirilebilecek varlıklardır. İnsan olmayan varlıklar ise ahlaki faillik statüsünün kapsamı dışında kalır. Teknolojilerin nötr ve pasif araçlar olmanın ötesine geçtiğini seslendiren, insanlar ve teknolojiler arasındaki sınırların bulanıklaştığına dikkat çeken ve özerk ahlaki fail olan insanı yeniden yorumlamaya çağrı yapan yaklaşımların, teknolojilere faillik atfederken neyi iddia ettiklerini ve niçin böyle bir kavramsallaştırmaya gittiklerini anlamak hem çağımızda teklif edilen ontolojiyi, hem çağdaş ahlak tartışmalarını hem de teknolojik kültürü hesaba katmayı gerektirir. Bu konuşmada teknolojileri fail olarak niteleyen farklı yaklaşımların kasıtları ortaya konacak, söz konusu kavramsallaştırmaya imkan tanıyan arka plana işaret edilecek ve bu nitelemenin felsefi sonuçlarına dikkat çekilecektir.